Su Veren İtfaiyenin Hortumunu Ne Yapalım?

Öncelikle şu haberin verdiği coşkuya ortak olalım;

Ziraat Bankası Futbol Kulüplerinin Borçlarını Yapılandırıyor.

Yani Arda Turan Bey yıllık bonuslar hariç 4.000.000 €‘yu ( aylık yaklaşık 2.100.000 TL ) cukka ederken devlete ödediği (!) yüzde 15’lik vergiden sonra alabildiği 5. arabası 400.000 €’luk Lamborghini Gallardo’su ile gittiği Çubuklu Vadi Konakları‘ndaki villasında gece hangi bara gideceğinin planlarını yaparken, bu arkadaşa o parayı vermeyi taahhüt eden futbol kulübü batmasın Arda Bey ve türevleri yolsuz kalmasın diye 1888 yılında memleketin çiftçisini desteklemek maksadıyla kurulmuş olan ve Kamu malı olan Ziraat Bankası soruna el atıyor ve zaten sıkıntıda olan kamunun parasını züppeler barlarda çıtırlarla yesin, karaparacılar paralarını temize çekebilsin diye hizmetine sunuyor.

Ki, batmasınlar diye borçlarını milletin sırtına yükledikleri bu kulüpler mevcut durumda

–Yayın gelirleri

–Saha reklam gelirleri

–Forma reklam gelirleri

–Bilet satış gelirleri

–Kombine gelirleri

–Loca satış gelirleri

–Bonservis gelirleri

kalemlerinden vergi ödemezler.

Bir de 2019 yılında bu takımlara kör kütük aşık olan Arda Bey’in hayranı çalışanın sırtındaki vergi yükünü görelim;

Buyurun bir de Mehmet Ali Kaldırım, Volkan, Burak ve Arda Beylerin sırtındaki vergi yüküne(!) bakalım.

Gelirinden yüzde 35’e kadar vergi ödemen ve geri kalan paradan artırabildiklerin ile kombine, forma, bilet vs. alman yetmiyor bir de senden bunların borçlarını ödemen isteniyor.

Son 5-6 yıldır bir başarı göstermeyen, takip eden sayısının her geçen gün azaldığı bu sektörün neden bu noktaya geldiğini araştırmak, sorunu bulmak, kabul etmek ve çözmek yerine sırtlarını sıvazlamak ve bunu da televizyonda milletin gözünün içine baka baka, ballandıra ballandıra anlatmak…

Ya hu bunun izahı yok be kardeşim..

Benim mahallemde 1 tane basketbol sahası, 1 tane park, 1 tane futbol sahası yok iken bu adamlara verilen her 1 kuruş haram olsun kardeşim.

Borcu varsa bırak batsın.

9 Ocak 2019